Son Şeyler

Showing posts with label 30 yaşında kadın. Show all posts
Showing posts with label 30 yaşında kadın. Show all posts

Şu MTV'deki programı hepiniz biliyorsunuzdur. Görgüsüz ailelerin 16'ya duhul etmekte olan evlatları, sanki sabah sıçtıkları b.kmuşcasına para harcayarak, onaltıncı yaşgünü kutlaması düzenliyorlar.

Aileler sabırdan taşa dönüşmüş, veletlerse hiç abartısız, "Partime fil sırtında geleceğim, roketle Marstan fırlatılacak, o sırada Prenses Diana'nın kraliyete kabul töreninde giydiğinin süper slut versiyonu bir kostüm içinde olacağım. Ve tüm bunlar olmazsa yavrusunu kaybetmiş dana gibi böğüreceğim" tavrında oluyor.

İşte otuzuncu yaşgünü partim, böyle geçsin istedim. Olmadı tabii...

Nedir bir kızın 30. yaşı, ha nedir?

Deyiyo mu bizi bunca gerdiğinize lan?

* Sabahtan telefon açan annenin "Artık sana genç kız demenin imkanı kalmadı. Ne diyelim sana kart kız mı?" diye sorduğu yaştır. (Burada anahtar kelimemiz "evlilik". Eğer koca bulmuş bir 30'luksanız, gururla "genç kadın" sınıfına girebilirsiniz.)

* Etrafınızdaki genç kızların sinsi bir mağrurluk içinde sizi süzdüğü, yüzünüze acımayla gülerken, arkanızdan "Oh bu da karta kaçtı. Ortam bana kalıyor yuppii!!" diye sevindiği yaştır. (Seni küçük şellafe... Sen barbi oynarken ben ortamı ayıkladım da geldim, haberin yok, peh!)

* "30'una gelmiş bir kadın, gençlik elden gidiyor deyu ortaya vermeye başlar" efsanesine inanan bir takım adamların, bi anda numaranızı hatırladığı yaştır. (Umut fakirin ekmeği tabi, kıyamam. Lakin gençlik elden gidiyor diye illa g.t de mi gidecek? Komiksin Beeertunç, hem komik hem sefilsin.)

* En belirgin değişimin alışverişte ortaya çıktığı yaştır; kitapçıda yeraltı edebiyatından, kişisel gelişim reyonuna, doncuda penyeden, süngerli-destekli sütyen klasmanına, adidastan yüksek ökçelere, artan ivmeli bir harektilik başlar. (Kitapçıda kişisel gelişime doğru tutuk adımlarla yürürken, yoldan bi tane pembe kaplı "Elif Şafak-Aşk" kaparsanız, kulak tatağı kıvamı tuturulmuş demektir.)

* Bebek merfumunun yavaştan sevimlilik kazandığı yaştır. (İşte bir hormon klasiği, vicudunuz size "Üre ya kulum!!" diyor. Yoksa bebekler hala mal, çocuklarsa hala çok gürültülü. )

Velhasıl, çok da matah değilmiş, daha da girmem 30'a!

Hatta aranızda 30'a girmekten korkanlar varsa, benimkine girsinler, ya da ayaklarını soksunlar nebleyim. Alıştırma olur.

Otuz bizi teğet geçti vesselam...