Davul Dengine, Bas Skime, Çello Tam Sana Göre

İki saniye grip olayım dedim, gündeme bombastik ilişki mevzuatı yayılmış. İclal eski gamzelisi Tuna'ya ayar çekicem derken, 24 ayar bi kişi olduğunu ispatlamış, Kaan yüklü sevdiceği Seçkin'e teyzeli limonatalı nikah kıymış. Tüm bunlar alemin derdini tasasını, anayasa tasarısını felan hep unutturmuş.

Öncelikle İclal'den doğma, Tuna'dan olma bir dandik itişmeyi bize büyük romans niyetine kakalayan çiftten bi miktar bahsetmek istiyorum. Efendim bu iki san'atı içten yanmalı arkadaşımız, büyük patırtılarla Tuna'nın hanımını lohusa yatağında bırakıp, duygu sellerinde sürüklenerek nikah masasına oturdulardı. Kanal kanal dolaşıp birbirlerinin gamzesine buse gönderdikten kısa bir süre sonra da boşandılar zaten. Tuna zillisi çocuğunun anasına döndü felan.

Şimdi İclal'e dert olan nedir?

a) Tuna'nın hafiften ünlü bir çift meme görende "sini siviyorum" düğmesine basılması

b) Tuna'nın hala yazar olarak kabul gördüğü bir ülkede yaşamak zorunda kalınması

c) Tuna'nın çello dinlerken roman yazabilme ihtimali

d) Tuna'nın çellist nekrofilisinden muzdarip olması.

Kimse kusura bakmasın; herkes hakkettiği şekilde ilişiyor bu hayatta. Sen adamı nerden, nasıl, ne şekilde aldıysan, aynı şekilde iade edersin, ardından bi bardak soğuk suyu ister içer, ister dökersin. Ama bana beş yıl sonra gelip; "Yeev bu adam sahtekarın önde gideniymieeş" diye ağlarsan, sana "Günaydın. Kalk da balığa gidelim." yapıştırırım be ballişkom.

Kaan- Seçkin ilişmesi yine benzer bir mevzu. Bir dönemin grupieleri olarak şapkamız önümüzde bir an olsun düşünmedik değil; ya hani o anlamlarca içimizde büyüttüğümüz şarkılar, meğer hakikatten "nazik bebek, narin bebek" basitliğinde miymiş? Meğer gayet mahalle kızı kafasında ve birikiminde olay bağlanıyor, erkek adam yıkalı donu, sofrasına konan sıcak yemeği ve balık etine sevişmesiyle gayet bağlanabiliyor muymuş?

Ya ne sandıydın yerreaamm? bağırınasım var; ama size değil kendime.

Nobel matematik ödülüyle kubar basan karı alıcaktı çünkü Kaan; hem akıllı, hem kültürlü hem de alemci öte yandan. Hıhı, görürsem selamını söylerim. Kaç adam iq testi koydu önünüze dilleşmeden, ha dilruba bacı? Hangi biri memelerinize değil kütüphanenize tezahurat etti? Çok da fifi afedersiniz; çok kuulmuşsunuz, çok interestingmişsiniz. Eteğini beline toplayıp mantı açıcan adama mantııı. Askerdeyken bekiycen böyle, gel tezkere türküleriyle ılgıt ılgıt, üstüne koydunmuydu çocuğu, senden kralı yok.

Seçkin'in geçmişine bok atanlara da ayrıca kılım; neymiş efendim, Adnan hoca'nın motoruymuş vaktiyle. Geçmiş olsun artık, kız kırk tas su dökünmüş, hamam tasını asmış, ojesini çıkartmaya lüzum da görmemiştir üstelik. Sanki beyi sütten çıkmış bakir kaşık; Kaanın şu güne değin motorize ettiği kızlardan imza toplasan, anayasa tasarısı geçirirsin referandumla. Nedir yani?

Velhasıl kelam, bence ilişki insanın kendine yakışan y.rrağı yiyebilmesidir. Yiyene de yedirene de nur olsun, allah bir yastıkta gocatsın, aynı gazetede çemkirtsin. "Ay ben bu vağrooşla aynı gazetede yazmam" diye istifa eden Tuna'ya da bi izdivaç programı el versin. Kalıbımı basarım, pırıl pırıl bi ev kızının mantı açarken, yer silerken şıngırdayan burma bilezzikleri eşliğinde, romanın hasını yazar. Çello felan çok zorlamasa da olur hani.

Biterken,

Depresyondan depresyona, teşvikeyeden kasımpaşaya koştum geçtiğimiz haftalarda. tam üç dakika sonra toplantım var. o yüzden hadi çüz, o sebepten hadi bay.

* bi daha okudum da yazdığımı, ben baya kötü kalpli bi insanım, o kanıya kapıldım.

Related Items