Yogini Olsam Yine de Sever misin Beni?

By | 6/22/2009 8 comments

Yogini, yoga yapan bireyin dişisine deniyormuş efendim. Ben de yeni öğrendim. Ve fazla oyalanmadan söyliyeyim; Hayır sevmezdin sayın okuyucu. Çakralarımın tamamı kabak çiçeği misali açılsa, ceylan gibi sekerek uzaklaşırdın bu blogdan. Neden mi? Az bekle, anlatıyorum.


Haftasonu yoga hocamın gazıyla dinamik meditasyon kampına katıldım. Meditasyon diyince göt üstü oturup, içimizdeki korkuları, çözümsüzlükleri keşfettik sanıyorsan, yanlışlardasın ayrıca. At gibi tepiştirdi sağolsun bizi basketbol koçundan tarnsforme gurumuz. Ne bacak kası kaldı, ne karın, her yanım nal gibi tutulmuş. Şimdi, afedersiniz hiçbişeye sinirlenecek, yardıracak, şirretlik edecek kök enerjisini bulamıyorum içimde. Sinirlenemeyince haliyle pamuk gibi bir mal beyanı kalıyo benden geriye. Nooldu, skti attı mizahımın kaynağını meditasyon.


Oksijen kafası, meditasyonun temeliymiş, başka şeyler söylerlerse aldırmayın. Halbuki ben, seneler boyu katran ve dumanla itinayla kapamışım kanallarımı. Ellemesene benim yandan yemiş algımı emücük? Ben dünyayla kavga edemezsem ne okuycak burada sevgili okur? "Sevgi içimizden evrene yayılan eöğğğ", "Dünyayla kendini bir algılayan beğüüvv", " Farkındalıkla hayattan zevk alalalalala".


Essahtan diyorum, şu gün iş arkadaşlarım yine benden "odadaki tek kız olmam vesilesiyle" ya Türk kahvesi, ya da çamur güreşi talep etseler (evet genelde bunları talep ediyorlar) buna bile sinire kesemiycem. Kahve telvesini öteme berime sürüp, müştem kızlardan birine dalıcam. Neyseki durumdan haberleri yok, içimdeki canavarım oksijen kafasıyla dağıttığını fark etmediler henüz.


Peki peki anladık, yogini olsam benden bana hayır gelmeyecek.

Peki yogi adamdan size hayır gelir mi?

Yine derdiniz bu, sizi bilmez miyim...


* Yogi adam sinirleri aldırılmış halde yalın ayak, başı kabak, götünde tercihan bol bi basma dolanıyor. Çok iyi kalpli ay kıyamam, doğa saygısı onda, varoluş bilinci onda... Ve sen bu adamı götürüp müthait babanın karşısına koyuyorsun. Parmak arası terlikle istemeye geliyo seni. Annen belik belik saçından tuttuğu gibi sokağa atmaz mı? Baban o belindeki urbayı çözüp adama yedirmez mi?


* Hadi diyelim kılığı topladık, sakalı saçı kestirdik. Rahat adam bu yogi; su istemez, ekmek seçmez, götünü taşla silse gıkı çıkmaz. Apartman toplantısında kömürlüğünüzü gaspeden ve bahçenize çöp saçan komşuları nasıl haklıycak sence? Sevgi çemberiyle mi? Trafikte taksi ve dolmuş şöförlerine "namaste namaste" yol verince noolcak? Çıldırcaksın. O rahatladıkça sen sinir hastası olacaksın.


* Diyelim ki zaten sinir hastası birisin ve yanında fino gibi yogi taşıyosun, okey. Tantrik seks, taocu sevişme derken, yogi adam bi şekil aklını almış, anladık. Peki ya Osho'cu özgürlükçü, ay ilişkide codepandans, nebileyim, sahiplenicilik olmasıncı çıkarsa sevdiğin o yogi? Sevgi çemberi diye yola çıkmış adam, iki kişilik çember olur mu hiç? Kimbilir kimleri katası var araya. Ah yavrum, oldun mu iki katı sinir hastası.


* Bir de bu kardeş tabi Türk olacak. İsterse yedi düvelin Osho, yoga, miki merkezlerini gezsin, Türk kalacak. İsmini değiştirip kendine sanskritçe "şevkat, yüce gönül, beşinci göz, duygu seli" anlamına gelen isimler alacak. Yılların Tankut'u oldu mu sana Dharma Tankui? O parmak arası terliği alıp, dötüne iteleyesin gelmeyecek mi?


Velhasıl, yoga yapınız. Yapana bulaşmayınız.
Bİ DE BU SEFERLİK YAPAMDIĞIM MİZAH İÇİN BENİ SEVGİYLE AFFEDİNİZ.
Newer Post Older Post Home

8 vatandaş cevab hakkı kullandı :

Buğra said...

Sistem eleştirisine kadar gitmişti yorumum gaza gelişim sonucu, ama abarttığımı düşünerek sildim sonra. Lakin demek istediğim şu ki, yoga yapan insanları bu kadar stereotipleştirmek, ya da efenim bu meditasyon vs. olaylarına bu kadar yüzeysel bir tüketim kültürü penceresinden bakmak doğru değil bence. Ne o öyle Gülse Birsel gibi. Ya da uçakları kara kutudan yapsınlar, kimse ölmesin.

mizahın kralını yapmışın bence yine. mahvoldum burda adeta.

İrma said...

Kural bilmem kaç: Yogi adamdan koca olmaz

yaaniii, düşününce burda dalga geçmesek blogun maksadı mizah olmazdı. layf stayl yazar, her bi halta yıldızlı pekiyi verir, marka söyler, mekan tavsiye ederdik. yapabilirdik bunu evet.
ayrıca yoga yapınız, meditasyonu kesin deneyiniz.

meditasyon filan iyi guzel de manita ortamları filan nasıl bu yoga da? gitsek bir ekmek cikartirmiyiz yoksa hoca okuzluk amacli gelenleri aninda anlayip postaliyor mu? (sakralar filan acik ya, sezer mi olayi?)

Buğra said...

ya ben de iyi mizah var, kötü mizah var, onu diyorum. Senin yaptığın mizahı oldukça beğeniyorum, yoksa üşenmeyip bu eleştiriyi yapmazdım =)

Burak said...

Eee Deniz hanım. Şimdiye kadar yazdıklarınızdan anladık ki erkek neslinden bayanlara hayır yok. Peki nasıl bi erkekten hayır gelir? Yoksa böyle bir cins henüz arz-ı aleme gelmemiş midir? Bir yazınızda da bunu paylaşsanız da biz de kendimize ona göre bir rota çizsek. Mutlu mesut yaşasak?

bir ay oldu bir ay...biz de insanııız...biz de iş yerine geldiğimizde gülmek istiyoruz ama :P