Nikahtaki Keramet ve Modern Zamanlar

By | 6/20/2010 7 comments

Evlenme mevzuuyla alakalı tek bir fantezim var ve onu da sizinle paylaşacak değilim. Gerçi şimdi "fantezi ve paylaşmıycam" diyince kesin aklınıza zifaf konulu bişiyler gelecek. Halbuki günümüzde zifaf-gerdek yaşayabilen pek çift kaldığını sanmıyorum. Önsevişmemiş bile olsalar, o stres/alkol/yorgunluk kıskancında kimsenin hali kalmıyodur. Bi koyu müslümanlar gerdek keyfi yaşıyo herhalde. Onları da maalesef ben tanımıyorum.

Zaten modern zamanlarda gerdeğe gelinen süreç, özellikle işin dantelli kısmıyla ilgilenmesi elzem gelini delirtmek üzere tasarlanmış. Tanıdığım en cool ve en evlenmekeçokdaskinde değil kadınların bu dönemde birer "bridezilla'ya ya da kill bill seti kaçkını uma'ya" dönüşmesini başka şekilde açıklamam mümkün değil. (benim tanıdığım kadınların tamamına yakını cooldur bu arada)

İçtiği suya sedatif damlatılarak ehlileştirilenler mi dersin, 6 ayrı saç provasından ".nınızıskieeam" diye çıkanlar mı? Kıyamam... Uzaydan görünen tek gelin başını yaratma azimlisi kuaför/makyöz ikililerinin yaşadığı bir ülkede, işleri kolay değil tabi. (Sim gribi; düğünde gelinin öptüğü tüm insanlara bulaşır, bi hafta yüz/el/kol çevresinde lezyonları görülür)

İşleri kolaylaştırmayan diğer unsurlar, nişan sepetine mor kurdelalı penye gecelik koymaya azimli aile teyzeleri, kına gecesi vs. bekarlığa veda, takı merasimi bitmeyen öpüşmesi, elektronik aletler üstüne el işi örtü koymaya azimli kaynana gibi şeylerdir. Bu imtahanlar karşısında makina olsa bozulur, winows olsa çökülür.

Güncel Nikah Sanatı
Modern zamanlar, başlık parasından, kınalı kuzunun pilava katılmasına kadar herşeyin belli olduğu kadim düğünlere pek çok alternatif getirdi. Alternatiflikse, nikahın sahipleri kadar katılımcılarını da etkiliyor tabi. Su altında yahut paraşütte evlenmeye hevesli arkadaşlarım, sonra "Niye gelmedin? Davetiyede enlem boylam netçe yazıyodu" olmasın.

Etkileri nereye bağlıycam; geçen hafta pek sevgili bi kankanın bekarlığa vedasını yaptık. Pipi konseptinde, miniminnacık s.k pipetleri, şekerleri ve buzları emdiğimiz on numara bi organizasyondu. Her ne kadar olaya tavla, Türk Hahvesi ve kına ile dalmış olsam da, gelin hanım kızın hediye jartiyer takımlarını daha bi beğendiği gözümden kaçmadı.

Neyse, çok eğlenildi lakin ayrıtıntısı haset yapabilir. Mezdeke kaseti takıp oynamadığımızdan, bi noktada 6-7 kız, bol alköllü, geline bir ders vermek amaçlı pole dancing eğitim dvd'si izlerken bulduk kendimizi. Nadide eserdeki oyuncu kızlar, cimnastiğe 4 yaşında başlayıp, kariyerlerine Medrano sirkinde devam etmişler. O kadar taş bi vicut ve ipdonla, 12 cm topuk üstünde ve bir direk tepesinde, öylesine kendini sevebilmek insan işi değil. Sirk kaçkını diillerse vamir olmalılar.

Hülasa, çok geçmeden kız ekibimizi "Onlar insansa biz neyiz?" üzüntüsü bastı. Efkarlandık. O ara eğitimi anlatan açıköğretim tonlamalı bayanın "konfidıns" ve "ay kontakt" kelimelerini inatla tekrarladığını fark ettik. "Kendine güvenin" yerden 4 metre yüksekte aparkat açarken yalanabilmeye etkisini tartıştık. Son olarak, hareketlerdeki en zor kısmın "göz teması kurmak" olduğuna, zira hiç bir erkeğin o esnada kadın gözüne bakmayacağına karar verdik.

Üstüne de getirdiğim kınadan yakarak ve pasta yiyerek iyice bi sakinledik.

Lafı bugün uzatasım yok;

* Ekim'e kadar sürecek nikah sezonunda şimdiden tüm evleneceklere ve iştirakçilere başarılar diliyorum. İşiniz zor.

* 30 sonrası bi kadının evde kalışıyla tüm camianın dala geçme hakkı ve her tür annenin müstakbel damadı puanlama yetkisi bulunuyormuş. Bu deneyimler beni hızlıca 40'a sürüklüyor, haberiniz olsun.
* Evlenen insan nedense yakınlarında bi ağlamaya ihtiyacı uyandırmakta. Ben gibin evde kalmışların Demet Akalın - "Tüm isteğim 3 kelime; evli-butlu-çocuklu" şarkısıyla ağlamasını anlıyorum. Evlilerin derdiyse, geçen yıllarına bakıp, Zuhal Olcay-"Dilersen hiç başlamasın" konseptli gözyaşları oluyor sanırım. Ben aynı duyguyu yavru kedi kucaklayıp veterinere getiren 20'lik kızlar için duyuyorum. "Z.çtın annem" yutkunkunması.

* Sevdiğiniz bi kadın evlenirken, küslük, kırgınlık, en son kim koyduculuk, intikamcı kara cücelik yapmayın. O nikahın her aşamasına mümkün mertebe iştirak edin; giyinin süslenin, göbecik atmayı ihmal etmeyin. "Ajda çalana kadar kalaydım bari"dersiniz sonra, tekrarı olmaz.


Biterken,

Nikah düğün diyip gidemediğim Efes One Love; sahnede "air gutiar" çalan erkekten acıklı tek şey, "air battery" çalan kızmış.

"Bridezilla" kelmesi için Burcu'ya teşekkür eder, yeni evli çiftimize Tayland'da "oha lan buralar gerçek mi?" sahillerinde geçirecekleri balayında mutluluklar dilerim. Gidince öğrenirsiniz, Uzakdoğu'da bir değiş vardır. "hav ay fak may destini."

Newer Post Older Post Home

7 vatandaş cevab hakkı kullandı :

Anonymous said...

sonumuzdan korkuyorum.

Ire said...

"hareketlerdeki en zor kısmın "göz teması kurmak" olduğuna, zira hiç bir erkeğin o esnada kadın gözüne bakmayacağına karar verdik." hahah bayıldım :) süper bir bekarlğa veda partisiymiş bencem :D

Metin said...

Senin nasil bir bridezilla olacagini merak etmekteyim. O sirada da postlarina devam etmeye calis lutfen :)

Anonymous said...

sana da bi "evleneyim de kurtulayım"cılık gelmiş:)

degerler yavas yavas kaybediliyor.

Anonymous said...

O degil de, nikah, kina falan deyince aklima geldi (Nihal ve Behlul maskeli fantastik kina gecesi yollu), biz Turk halki olarak senden bir Ask-i Memnu Veda analizi bekliyoruz tez zamanda.

Unknown said...

uzaydan görünen tek gelin başı ve sim gribi tesbitlerin çok yerinde olmuş :)